İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARI MASUMİYETLERİ KANITLANANA KADAR SUÇLU

FIDH (Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu) ile İşkenceye Karşı Dünya Örgütü (OMCT)’nün ortak programı olan İnsan Hakları Savunucularının Korunması için Gözlem bugün Türkiye’deki insan hakları savunucularının durumunu analiz eden “Türkiye : İnsan Hakları Savunucuları Masumiyetleri Kanıtlanana Kadar Suçlu ” başlıklı raporunu yayınladı.

Son on yılda gerçekleşen reform ve ilerlemelere rağmen bugünün Türkiye’sinde, « hassas » konularda insan hakları ihlallerini ihbar edenler ciddi bir suçlama politikasının hedefi olmaktadırlar. Bu « hassas » konular, farklılık hakkının savunulması (dini ya da etnik azınlıkların hakları, özellikle de Kürt sorunu, cinsel azınlıklarının hakları) ve Devlet’in ve kurumlarının eleştirilmesi (kurumlarının işleyişi, özellikle de yargının bağımsızlığı ya da Devlet’in ve ordunun insan hakları ihlalleri açısından dokunulmazlığı) hususlarını kapsamaktadır. Sivil toplumun insan hakları savunuculuğu alanındaki kilit unsurları bu politikadan etkilenmektedir : Sivil toplum örgütlerinin üyelerinin yanında avukatlar, sendikacılar, gazeteciler, entelektüeller ve akademisyenler, yazarlar, vicdani ret hakkının savunucuları ya da ihlallerin kurbanlarının aileleri, vb.

Reform paketleri kapsamında ortadan kaldırılmamış olan, özellikle de Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Yasası’ndaki baskıcı cezai hükümler ve idari uygulamalar bu tür faaliyetlerin suç addedilmesini mümkün kılmaktadır. Ayrıca, yasaların uygulanmasından yükümlü otoriteler, hakimler ve savcılar, nicedir hak ve özgürlükleri kısıtlamaya alışkın olarak, kanunları baskıcı bir biçimde uygulamayı sürdürmektedirler. Son yıllarda, savunma haklarıyla ilgili daha az korumacı kurallar uygulanmasını öngören ATL insan hakları savunucularına karşı sıklıkla kullanılmaktadır. Terörün muğlak tanımı ve mahkemeler tarafından yorumlanması, savcılara ve hakimlere, otoriteye ve faaliyetlerine karşı yapılan en basit eleştiriyi dahi terör örgütüne destek veya bu örgütlere üyelik olarak değerlendirme imkanını vermiştir. Uzun süreli önleyici tutukluluk sıklıkla kullanılmakta ve davanın sonucundan bağımsız olarak başlı başına bir cezalandırma yöntemi olarak görülmektedir.

5 Haziran 2012’de Ankara’da yapılan basın toplantısından görüntüler :

FIDH’ın başkanı Souhayr Belhassen « İnsan hakları savunucularının faaliyet ortamlarının iyileştirilmesi için bugün Türkiye’de adli sistemin derinlemesine gözden geçirilmesi bir gereklilikten de öte hale gelmiştir. Adil yargılanma hakkını bariz bir biçimde ihlal eden cezai kovuşturmalar yoluyla yargı, insan hakları savunucularını bastırmak, korkutmak ve cezalandırmak için bir silah olarak kullanılmaktadır. Bugün artık bu tür otoriter uygulamalara son verilmelidir » şeklinde ifade etmiştir.

2012 yılının başında, 105 gazeteci, 44 avukat, insan hakları örgütlerine üye en az 16 kişi ve 41 sendikacı özellikle terörizm suçlamalarıyla hala hapisteydi. En açıklayıcı örneklerden 1998’den beri yargılanan sosyolog Pınar Selek, 2009 Aralık ayından beri tutuklu avukat Muharrem Erbey ve 5 ayı aşkın süredir tutuklu bulunan yayıncı Ragıp Zarakolu vakaları, Türkiye’de yaşanan bu içler acısı durumun sadece görünen kısmıdır.

OMCT Genel Sekreteri Gerald Staberock « Bu süregelen adli kovuşturmaların, tam da kanunların koruması altında faaliyet gösteren, güçlü ve dinamik insan hakları savunucularına ihtiyaç duyulan bir zamanda sivil toplumda belli bir otosansür oluşumuna neden olmasından korkuyoruz » şeklinde eklemiştir.

Gözlem, Türk yetkililere, tavsiyelerine azami dikkat gösterilmesi, ülkede insan hakları savunucularının özgürce ve etkin bir şekilde faaliyet göstermesi için güvenli ve elverişli bir ortamın oluşturulması ve korunması için gerekli adımların atılması, özellikle de insan hakları savunucusu örgütler tarafından oynanan meşru rolün tam olarak tanınması, insan hakları alanındaki faaliyetleri nedeniyle tutuklu bulunan tüm insan hakları savunucularının serbest bırakılması, adli tacize son verilmesi ve insan hakları savunucularına karşı istismarlar üzerinde etkili soruşturmaların yürütülmesi yönünde çağrıda bulunmaktadır.

Film bulgu görev bakın:


TURKEY: Human rights defenders, guilty until... par Observatory_HRD

Rapor aşağıdaki bağlantıdan erişilebilir : http://fidh.org/IMG/pdf/i_nsan_haklari_savunuculari_masum_olduklari_kanitlanincaya_kadar_suc_lu_obs_turkey_eng_tur.pdf

Lire la suite